BBM Magazine Issue-Sayı: 38 May / June Mayıs/Haziran 2020
ARTICLE • MAKALE 64 BBM / MAY-JUNE 2020 • MAYIS-HAZİRAN 2020 yeniden şekillendirilmesi yönündeki yo- rumların, yüksek sesle dile getirilmesini akla getiriyor. Neden mi? Peru’dan ithal kinoalı salatamı keyifle yerken bir zamanlar kurduğumuz hayal- lerin korona virüsü yüzünden sekteye uğramasını düşündüm. Dünyanın öbür ucundaki köylere yerel ürünlerimizi ihraç etme fikri epey keyifli ve karlıydı. Küçük bir virüs şimdi bizi yolumuzdan mı alıko- yacaktı. Kapılar kapanır kapanmaz kıtlık hissini sonuna kadar yaşayıp rafları bo- şalttık. Binlerce yıllık Hitit masallarındaki gibi tahıl ambarlarına dönüş yaptık. Aklıma ilkokulda öğretmenimizin bize gururla anlattığı “Türkiye tarımda kendi kendine yetebilen 7 ülkeden biridir” cümlesi gel- di. Uzun zamandır konuşulmayan bir konuydu. Kapita- list ekonomide “nerede ürettiğin önemli değil tüm dünya senin pazarın” sloganının nasıl coşkuyla seslendirildiğini hatırladım. İşte bu yüzden tarım endüstrisi yeniden şekil- lendirilmeli. Anadolu’nun tarımın ve tohumun merkezi olduğunu dü- şünürsek bir tarım ülkesi olarak yeniden konumlandırılmalı. Özellikle de tohum mirasımız, genetik zenginliğimiz gelece- ğin tarım ürünlerini tasarlarken en önemli avantajımız olacak hiç kuşkusuz. Hali hazırda Türkiye’de bulunan gen banka- larındaki yerel tohumlar ıslahçıların en önemli materyalleri. Türkiye’nin, gelecek beslenme modellerine uygun, katma değerli besinlerin üretilebileceği bir üs haline dönüştürülmesi aynı zamanda Türk fırıncılığının önünü açacaktır. Ata tohumları konuya vakıf olmayanların hakkında sıkça konuştuğu konulardan. Yerel çeşitler için gerçek bir fırsat gündemde. Nasıl mı? ANADOLU EKMEK MARKASI İLE DÜNYA PAZARINA… Beslenmenin geleceğinde; az hammadde ile üretilmiş, pro- teince zengin, lif oranı yüksek, zayıf glüten, glisemik indeksi düşük ürünler olacak. Yani temelde yerel tahıllar ile yapılmış un mamülleri, bakliyat ürünleriyle proteince zenginleştirilebilir. Coğrafyanın farklı meyve ve sebzeleriyle birlikte hem sağlıklı hem trendlere uygun bir un mamülleri markası yaratılabilir. Hikaye derseniz Mezapotamya’nın tarihinde. Anadolu’nun 12 bin yıllık tahıl, tohum ve ekmek mirasında. Yaratılacak un mamülleri markası Göbeklitepe, buğdayın anavatanı Ana- dolu üzerine konumlandırılacak. Değer önerisi; sağlık, tarih, mitoloji olacak. Türkiye’nin yurt dışı tanıtımlarında söz konu- seed growing and goals of seed growing can be reset. Why? I was eating my quinoa salad with pleasure and thinking about how the coronavirüs prevented the real- ization of our dreams. It would be a real pleasure and a profitable business to export our local products to the most remote villages in the world. Now a tiny virus is set to stop us. As soon as the lockdown begins, we started to feel the scarcity down to the bones and rushed to the supermarkets to leaving empty shelves behind. We returned to granaries as if we are in thou- sands-years-old Hittite tales. Suddenly I remembered my primary teacher saying proudly that Turkey was among 7 self-sufficient agriculture countries. But this is not an issue for many years since most of us internalized the capitalist motto “it is not important where you produce, the whole world is your market”. That’s why the agricultural industry should be reshaped. Anatolia is the motherland of agriculture and seeds. So Turkey should be repositioned as a country of agri- culture. There is no doubt that our inherited seeds and genetic wealth will be the most significant advantage for us to design agricultural products. Turkey’s current genebanks are keeping local seeds which are vital ma- terials for breeders. If Turkey becomes a hub for high- value-added food products that are coherent with future models of nutrition, Turkish bakers will also be in a very advantageous position. Ancient seeds are widely discussed including people that do not know the subject thoroughly. But we can easily say that a real opportunity is there for local varieties. Do you know why?
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx