BBM Magazine Issue-Sayı: 39 July/August - Temmuz/Ağustos 2020

ARTICLE • MAKALE 62 BBM / JULY-August 2020 • temmuz-ağustos 2020 cılar bile yer alıyordu. Bu lis- tenin Genelkurmay tarafından hazırlandığı ileri sürülüyordu. Ama biraz incelendiğinde de birtakım odakların kamuoyu oluşturmak için hazırladığı çok da düzgün olmayan bir liste olduğu görülüyordu. Aslında ortada dolaşan lis- tenin bir sahibi yoktu. Ama bazı kişiler durumdan vazife çıkarırcasına bu liste üzerin- den spekülasyon yapıyordu. Ancak biz o günlerde duru- şumuzdan hiç taviz vermedik. Hatta o gün 28 Şubat’ı yapan irade marjinal bir gazetede “28 Şubat’ın yanında olduğumuzu” belirten tam sayfa reklam vermemizi istedi. Bu işe şiddetle karşı çıktım. Çünkü benim esnaf müşterim (bakkal amca) 28 Şubat’ı desteklemiyordu. Nedenlerini izah edince, müşterimizin yanın- da duruşumuzu ısrarla sürdürünce söz konusu irade de bize inandı ve o ilanı o gün neredeyse askeri darbe şartları altın- da yayımlamadık. Ve hatta bunu yayımlayan bir gazeteyi dava ettik. Mahkeme Genelkurmaya sordu. Genelkurmay böyle bir listeyi tasvip etmediğini söyledi ve yayın kuruluşu tazminata mahkûm oldu. O gün esen rüzgâra göre davranıp bakkal amcalara ihanet etseydik bugün Ülker olarak kalamazdık. Nitekim o gün o lis- teye kimse itibar etmediği gibi; baskıcı liste karşısında satışları- mız fevkalade arttı, işimiz ve itibarımız büyüdü. Siz siz olun her zaman güçlünün değil doğrunun, müşterinizin yanında olacak kadar cesur olun. İkinci olay 2016 yılından. Birkaç günlüğüne New York’taydım, arkadaşlarım aradı ve üç yıldır devam eden “Mutluluk Her Yer- de” kampanyamızın “1 Nisan şaka” konseptli reklam filminin sosyal medyada trollendiğini anlattılar. Aslında reklam kampan- yamızın ana damarında bir sorun yoktu. Dijital ayakta yer alan izleyicilere açık animasyon filminin görsel ve metin kısımlarına kötü niyetli manipülatif montajlar yapılarak markamız üzerinden devlet idarecileri trollenmişti. Konuyu kavrar kavramaz kazanın kaynadığı yerde yani Twitter’dan hemen Türkiye saatiyle 31 Mart gece yarısı bir açıklama yaptım: “Yurtdışındayım. Şimdi duydum. Haber verenlere teşekkürler. Kumpası kuranlar hak ettiklerini bulacaklar. Milletimizin yanındayız.” Benim arkamdan, Ülker resmi hesabından da benzer bir açıklama yapıldı. Acil olarak departman çalışanlarımızın konuy- la olan ilişkilerinin aydınlatılması için Disiplin ve Etik Kurulumuz nezdinde bir soruşturma yaptık. Sonuçları Savcılıkla da pay- laştık. İlk andan itibaren olayın sorumlularının ortaya çıkarılması için devletimizle koordineli çalıştık ve konuyu soruşturan ilgili savcılığa her türlü bilgiyi temin ettik. tasks upon themselves. However, we did not make any con- cessions from our stance in those days. In fact, the will that perpetrated 28 February that day asked us to place a full-page advertisement in a marginal newspaper stating that “we are stand behind 28 February”. I strongly opposed this thing be- cause my tradesman customers did not support 28 February. When we explained the reasons and continued our stance be- hind our customers, this will believed in us and we managed to not publish that advertisement under almost military coup con- ditions that day. And we even sued a newspaper that published it. The court asked this to the General Staff. The General Staff declared that they did not approve such a list and the publisher was sentenced to compensation. If we acted according to the zeitgeist that day and betrayed the grocers, we would not be able to remain as Ülker today. As a matter of fact, nobody respected that list on that day; that op- pressive list backfired, our sales remarkably increased and our business and reputation grew. Mind yourself, don't stand be- hind the strong, be brave enough to stand with your customer. The second anecdote is from 2016. I was in New York for a few days, my friends called, and they told me that the com- mercial movie with “April 1” joke concept of our “Happiness is Everywhere” campaign, which has been going on for three years, was being trolled on social media. In fact, there was no problem in the main line of our advertising campaign. Malicious manipulative montage were made to the visual and text parts of the animated film that was in the digital side and open to view- ers, and state administrators were trolled through our brand. The moment we understood the plot, I made a statement over Twitter, the media of this plot, at midnight in Turkey on March 31: "I am abroad. I heard it now. Thanks to those who informed. Those who conspired will face with what they deserve. We are standing with our nation.” A similar statement was made after me from the Ülker official account. We conducted an investigation before our Discipline and Ethics Board to urgently clarify the relations of our depart- ment employees with the subject. We also shared the results

RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx